Karadeniz’deki Bartın, Zonguldak, Sakarya, Düzce Kastamonu, Sinop, Samsun gibi Karadeniz’in kıyı şeridinde bulunan şehirlerde cuma akşamı saat 21.00 sıralarında art arda patlamayı andıran sesler duyuldu. Sarsıntı ile birlikte hissedilen ses nedeniyle bazı evlerin kapı ve pencerelerinde titreme de oluştu. İlk etapta deprem olarak yorumlanan olay, aynı akşam saat 22.30’a kadar belirsiz aralıklarla 4-5 kez daha yaşandı. Deprem olmadığı anlaşılan sesin ardından sahil kentlerinde tedirginlik yaşandı. Sesin duyulduğu bölgelerdeki polis, jandarma ve sahil güvenlik ekiplerine, art arda ihbarlar yağdı. İhbarların üzerine Karadeniz’de geniş çaplı bir arama başlatıldı. Karadeniz’deki limanlarından uluslararası sulara kadar bulunan geniş bir alanda sahil güvenlik botları tarafından arama tarama yapıldı. Karada ise jandarma ve polis ekipleri tarafından sesin kaynağı araştırılmaya başladı.
Sosyal medyanın da gündemine oturan patlama sesini, o anlarda evlerinde bulunan bir çok insan duyduğunu ifade etti. Denizden geldiği tahmin edilen sesi tarif etmekte zorlanan görgü tanıkları, uğultu şeklinde duyulan sesin kaynağını ve sebebini öğrenebilmek için sosyal medyada araştırma yaptı. Sesi işitenler, “boğuk bir patlama”, “gök gürültüsü ile patlama sesi arasında bir ses” diyerek tarif edebildi. Bazı sosyal medya kullanıcıları ise sesi duydukları anlarda evlerinin kapı ve pencerelerinde küçük çaplı “titreme” olarak tabir ettikleri bir sarsıntı da hissettiklerini ifade etti.
Sesin duyulduğu kıyı şehirlerinden Bartın’ın Amasra ve Kurucaşile ilçelerinde de sahil, güvenlik, polis ve jandarma ekipleri alarma geçti. Sahil güvenlik ekipleri tarafından liman ve kıyı şeridindeki alanda uluslararası sulara kadar olan bölgeye kadar deniz üstünde ve altında detaylı arama ve tarama çalışmaları yapıldı. Polis ekipleri ise liman ve sahil kenarlarında arama yaparak, sesin kaynağını bulmaya çalıştı. Jandarma ekipleri de gelen ihbarların ardından sorumluluk bölgelerindeki, ormanlık ve kayalık alanlarda araştırma başlattı.
Amasra Kaymakamı Kadir Perçi, bizzat HELİPED Helikopter sahasındaki kuleye giderek yürütülen arama, tarama çalışmaları yakından takip etti. Sesin kaynağını tespit edilmesi amacıyla Türkiye Taşkömürü Kurumu, Elektrik Dağıtım Şirketi gibi kurum ve kuruluşlara, planlı ya da plansız patlatma olup olmadığını soruldu. Olumsuz cevap üzerine TTK’nin yanı sıra AFAD ve Kandilli Rasathanesi gibi ilgili tüm kurum ve kuruluşlara sismik ve gaz hareketliliğini takip eden sensörlerin de olağanüstü bir durumu kaydedip kaydetmediği araştırıldı. Buradaki girişimlerde de sesin kaynağına ulaşılamazken, bu kez hava, deniz ve kara radarlarına yansıyan bir durumun olup olmadığı araştırıldı. Yapılan incelemelerde, sesin kaynağı olacak bir durum tespit edilemedi. Çevre il, ilçe ve belde mülki amirleri ile de irtibata geçen Kaymakam Perçi, sesin kaynağı olarak açıklanabilecek olan tek bir veriye ulaştıklarını ifade etti. Perçi, patlama sesinin duyulduğu o anlarda Kastamonu semalarında savaş uçaklarının planlı bir eğitim uçuşu gerçekleştirdiği ve sesin ise uçakların yol açtığı sonik patlamadan kaynaklı olabileceğini ifade etti.
Kaymakam Perçi, “Sesin kaynağı için akla gelebilecek, Türkiye Taşkömürü Kurumu, Elektrik dağıtım Şirketi, deniz hava, kara kuvvetleri, jandarma, polis, rasathane, AFAD gibi tüm kurumlarda ses ile ilgili bilgi taraması yaptık. Herhangi bir planlı, ya da plansız bir şey yok. İlgili kurumlar patlamanın sebebi ile ilgili detaylı bir inceleme ve araştırma başlattı. Hava, deniz, kara radarlarını inceledik. Radarlar ya da sismik hareketlerin ve afetlerin takip edildiği sensörlere de yansıyan herhangi olağanüstü bir tespit yok. Şuana kadar herhangi bir sonuca ulaşamadık. Yalnız Kastamonu’da hava kuvvetlerine ait uçakların eğitim için faaliyetini yürütmek üzere havalandığını ve eğitim uçuşu gerçekleştirdiğini öğrendik. Sesin, savaş uçaklarının yol açtığı sonik patlamalardan olabileceği ihtimali görülüyor. Başka da somut bir tespitimiz olmadı” dedi.